gece dışarı çıkıp tek başına yürümek

Müzik,içki,sigara ve yürümek acayip rahatlatıyor

(bkz: devoir ecouté de la musique en fumant )

Ustad necip Fazılin kaldırımlar şiirini mırıldanarak yürümek gibisi yok.

dünyanın en güzel şeyi.

zaten acı çektiğiniz için çıktığınız yol size yalnızlığınızı bir kez daha hatırlattığı için o boş sokaklara dahi sığamamanızla sonuçlanabilecek eylemdir.

bazen bunu çok fazla yapasım geliyor. bir keresinde esenyurtta çıkıp yürüdüm saat 9 buçuk 10 falandı. etraftaki 10 kişiden 9 u erkek ama insanın iki ayaklı hayvan olduğunu kanıtlar nitelikte erkekler. sonra rahatsız olup geri dönmüştüm. (bkz: keşke penisim olsa denilen anlar)

yapıldığında insana huzur veren, rahatlatan eylemdir. ancak yürüyüş rotasını iyi belirlemek lazım. rahatlayayım derken soyulmak, tacize uğramak, tartaklanmak gibi tehlikelerle de karşılaşılabiliyor.

hayallerin, acıların, keşkelerin, belkilerin ve acabaların dolu olduğu bir yürüyüştür bu. gecenin atmosferi güzeldir ama. insanın ruhunu dinlendirir.

özellikle güneş doğarken. harika bir şey.

düşüncelerden kaçış bir nevi ama katiyen kaçamayış

kulaklıkta müzik, bide bir dal sigara ile rakı balık gibidir

sabahın ilk ışıkları gelirken çıkmayı çok severim bide küçük yerde yaşadığımdan benden başka yürüyen olmaz sokaklarda. adım adım yürürken ister müzik dinle ister kuşları dinle başka hiçbir şey rahatlatmaz o haldeki bir insanı. .

bide kulaklikli

kadın olduğum için yapmak isteyip de yapamadığım aktivite. zoruma gidiyor.

bi kadın için türkiyede çok zor maalesef

yapmayı en çok istedigim seylerden biri ama simdiye kadar yapamadım yapabilmem icinde yanımda bi adet erkek olması lazım o zamanda tek basına yürümeye girmiyo, iki baş oluyor. sonuc olarak hic yapamıcam.

hele kulaklık varsa o zaman bi acaip olur

inşallah yapmadan ölmem. lakin türkiye'de yaşayan bir kadınım. zor mu? çokta kolay değil.

en cok yapmayi istedigim eylemlerden biridir fakat ülkemde ne yazikki bir kiz olarak boyle bi ise kalkismak intihara girer:) (bkz: özgecanarslan)

işportacıya denk gelinde göreyim sizi :d

hem sessiz sakin hem de oynayanlar pokemon avlar.

sigara varsa sorun yok

ailesi ile birlikte yaşıyan insanın yapamadığı eylem

kızlar kızlaaar bunu yapamayacağımızı bildiğimiz için boşverin hayal kurmayı

şuan gerçekleştirmekte olduğum eylem. sanki yürüdükçe canım daha az yanıyormuş gibi hissediyorum. korkuyorum ama kendimi bunu yaptıkça iyileşeceğime inandırdım. doya doya yürüyeceğim. hem de ağlayarak. belki geçer. bu acı geçiyor mu be abi?

bide kar yağsa

en sevdiğim eylemdir. hele ki deniz kenarında. sigaranı iç, keyfine bak.

bunu gerçekten tüm samimiyetimle söylüyorum gecenin bi vakti dışarıda rahatça dolasamiyoruz artik geceyi birak sabah bile dolasamiyoruz gerçekten üzücü bi durum ya adam kendi kızına tecavüz ediyor el kızına neler yapar yazık valla

delisiyimdir, bir gün bıçak yicem sırf bu yüzden

bi gece artık yarım saat mi bi saat mi yürüdüm hatırlamıyorum bilmediğim bi yere gelmişim ve nasıl geldiğimi bilmiyorum dönüş yoluna bulamayınca hepten kaybolmuştum sonra ev arkadaşım konum attı evden öyle buldum evi

mükemmel bir terapi. yürürken bir sigara yakıp hafif rüzgar eşliğinde kulaklıktan alınan bir doz sezen aksu ile huzura erebilirsiniz.

sevdiğini düşünüp bir dal sigara yakıp kafayı dağıtmaya yarayan eylemdir

düşünürken ya da telefonla konuşurken çok iyi geliyor. hava da yağmurluysa, o gecenin kötü geçme olasılığı yoktur.

en sevdiğim aktivitedir. yalnızlık insanı güçlendirir.

uzun uzun düşüneceğin bi zaman olur herkesi her şeyi düşünmekten sıyrılıp kendini düşünme vaktin olur.

45 dakikada pişmanlık ile sonuçlandırdığım aktivite. çünkü sıçtığımın ülkesinde kadın olmak özgürlüğünün yok olması demek. gecenin bu vaktinde çıkıyorsan hayat kadınısındır çünkü, canın sıkılmış, kendini iyi hissetmiyor olamazsın.

o sıra kendi kendinle yaptığın o sohbet başka kimseyle yapılmaz. kimse seni kendin gibi dinlemez. kimse sana kendin gibi cevap vermez.

bir de kulaklığı takacaksın duymayacaksın hiçbir şeyi. hissettiğin şey sadece rüzgar olacak. dalacaksın hayallere

yürürsün yürürsün sonra bi anda ettafı süzmeye başlarsın ve farkedersin insanlar o kadar saçma şeylere gülüyo ki o zaman anlarsın insanlar kendini mutlu olduğuna inandırmış bunu düşünerek yürümeye devam edersin

kulağında kulaklık elinde amsterdam şişesi ile istiklalin başından tünele göz açıp kapayıncaya kadar gitmek. binlerce kişinin içerisinde hiç kimseyi görmemek.

hep özendiğim lakin asla gerçekleşmeyecek olandır. (bkz: türkiyede kadın olmak)

o kadar çok yürürsün ki neyi düşündüğünü bile unutursun belki... belki de düşündüğün şeyin o kadar boş olduğunu anlayınca geri dönmek bile istemezsin.

bunu yapan özgürdür arkadas. hele ki gece vakti kadın basina korkusuzca bunu yapabildigimiz zaman medeniyete hosgeldiniz diyebiliriz

akabinde cüzdanı telefonu gaspçıya kaptırıp geceyi karakolda ifade vererek geçirmek.